Penisilin

1929 yılında Londra’da Sir Alexander Flemming tarafından Penicillum Notatum adlı küfte keşfedilen antibiyotik. Bu madde, ilk olarak 1911 yılında bir İskandinavyalı tarafından tanımlanmış olmakla beraber o yıllarda iyileştirici gücü bilinmemekteydi. 1945 yılında Flemming’le birlikte Nobel ödülünü kazanan Oxfordlu Florey ve Chain, penisilinin kitle hâlinde elde edilebilmesini temin etmişlerdir.

Bütün penisilinlerde temel yapı “6 amino penisilanik asit”tir. Antibakteriyel yapı için bu yapının bozulmamış olması gerekir. 6 aminopenisilanik asit fabrika laboratuvarlarında yapılmaya başlandıktan sonra, bu aside değişik yan zincirlerin eklenmesiyle penisiline benzer yapıda birçok bileşik elde edilmiştir. Bu yarı sentetik penisilinlerin yapımında gözetilen özellikler, bunların bakterilerce yapılan ve etkiyi yok eden “penisilinaz” fermentine dirençli olmaları ve daha çok bakteri türüne etkili olmalarıdır. Penisilinler kuru toz hâlinde bozulmadan uzun süre saklanabilirler. Buna karşılık sudaki solüsyonları oda sıcaklığında tesirlerini 24 saat içinde kaybederler. Bu sebeple zerke mahsus penisilin müstahzarları kuru toz hâlinde bulunurlar.

Zerk edilecekleri zaman sulandırılarak bekletilmeden kullanılırlar. Bütün penisilinler, bakterilerin duvarının yapımını önlemek sûretiyle onların ölümüne sebep olurlar. Özellikle gram pozitif bakterilere (stafilokoklar, streptokoklar, pnömonokoklar, difteri mikrobu, frengi mikrobu, gonokok ve meningokoklara) tesirlidir. Buna karşılık, verem basiliyle gram negatif basillere tesirli değildirler.

Bakterilerin toksinlerini yok edemediklerinden dolayı bu çeşit bakteri toksinleriyle meydana gelen hastalıklara karşı da tesirli değildirler (tetanos, şarbon, difteri gibi). Ayrıca bâzı bakteri cinsleri zamanla penisiline alıştığı için, bunlara karşı ilâcın tesiri azalmakta ve ilk zamanlarda kullanılan dozlardan çok daha yüksek dozlar kullanılmak durumunda kalınmaktadır (Direnç teşekkülü). Penisilinlerin zerke mahsus şekilleri, genellikle kas içine zerk edilirler. Ancak tahriş yapmaları sebebiyle prokainpenisilin hâriç penisilinlerin kas içine injeksiyonu ağrıya sebep olur. Penisilinlerin çoğu, büyük oranda böbreklerden atılır.

Penisilin Grupları:


A- Tabiî Penisilinler:

Penisilin G ve Penisilin V

B- Sentetik Penisilinler:

I. Amino Penisilinler: Ampicillin, Amoxicillin, Bocampicillin, Cyclacillin, Epicillin, Hetacillin, Divampicillin.

II. Carboxy P: Carbenicillin, Ticarcillin.

III. Penisilinase dayanıklı penicilline: Methicillin, Nofcillin, Oxacillin, Doxocillin, Dicloxacillin, Flucloxacillin.

Penisilinase dayanıklı penisilinler esas olarak Penisilin G’ye dirençli olan stafilokok türü mikroorganizmaların yaptığı enfeksiyonların tedâvisinde kullanılır. Penisilinlerin çok hastalıklarda ve dozlarına dikkat edilmeden kullanılması çeşitli mikroorganizmalarda bu ilâca karşı direnç meydana getirmiştir. Aynı hastalık eskisine oranla çok daha yüksek doz penisilin verilerek tedâvi edilebilmektedir. Antibiyotikler için “iki kenarı keskin kılıç” tâbiri kullanılır. Bu özellikleri aynı zamanda oldukça çeşitli olan yan etkilerinden ileri gelmektedir.

Penisilinlerin Yan Etkileri: Allerjik reaksiyonlar hariç tutulacak olursa, yine de penisilinler antibiyotik ilâçların en az zararlı olanlarıdır. Yan etkilerinin çoğu allerjik reaksiyonlara bağlıdır. Allerjik reaksiyon meydana getirme özelliği bütün penisilin türevlerinde mevcuttur. Allerjik reaksiyon kullanılan dozun yüksekliği ve kişinin aşırı duyarlılığına bağlıdır. Akut sistemik anafilaksi (anafilaktik şok), penisilinlerin on binde beş oranında görülen en ciddi yan etkisidir. %10 vak’ada ölümle bitecek olan şiddetli bir reaksiyon husûle gelir. Penisilin tedavisine başlamadan önce hastaya daha önce penisilin verilip verilmediği öğrenilmeli, çocuksa yakınlarına sorulmalıdır. Penisilinin ilk olarak uygulanacağı şahıslara “penisilin deri testi” yapmakta fayda vardır.

Bir mililitresinde 10.000 ünite olacak şekilde sulandırılmış olan kristalize penisilinden bir diziem (0,1 ml) ön kola deri içine zerk edilir. Diğer kola da bir diziem serum fizyolojik kontrol maksadıyla verilir. Yarım saat sonra herhangi bir cilt reaksiyonu görülmezse ilâç uygulanır. Bu test de tam güvenilecek bir ölçü değildir. Bâzı allerjik bünyeli şahıslar test dozu penisilinle bile ölüme gidebilmektedirler. Bu testi yapmak hukûkî açıdan gereklidir.

Penisilinlerin kullanıldığı başlıca hastalıklar: Anjin bakteriyel zatürreler, akciğer absesi, mesane ve böbrek iltihaplarının bir kısmı, prostat iltihabı, iltihaplı cilt yanıkları, farenjit, göziçi iltihabı, kemik iltihapları, orta kulak iltihapları, meme iltihabı, beyin absesi, menenjit, kan zehirlenmeleri (sepsisler). Son yıllarda Beta Loctamase enzim üreten bakterilerin penisilinlere karşı oluşturduğu direnci kırmak için yapılan çalışmalar başarıya ulaşmıştır. Hâlen bu problem Ampicillin ile bunun yarısı oranında Sulbactam maddesi kombine edilerek ve Amoxicillin ile bunun dörtte biri oranında Clavulanic acit tozu olan potasyum Clavulanate kombine edilerek çözülmüştür.

0 Yorum:

Hakkında Bilgi - Teknoloji Hakkında Bilgi, Sağlık Hakkında Bilgi, Eğitim Hakkında Bilgi,Kültür Hakkında Bilgi, Sanat Hakkında Bilgi, Din Hakkında Bilgi, Türkiye Hakkında Bilgi, Yaşam Hakkında Bilgi, Bilim Hakkında Bilgi ve Hakkında Bilgi aradığınız birçok şeyi bulabileceğiniz blog sitesi..