Meme

Yavrusunu emziren ve memeli hayvanlar denen bir grup üstün yapılı yaratıklarda ve insanlarda bulunan organ. Erişkin bir kadında iki meme vardır. Bunlar süt bezleridir. Tam olarak sadece dişilerde gelişir ve yavrunun doğumundan sonra süt salgılamağa başlar.

Her memenin üstünde meme başı denen bir kabarıklık vardır. Meme başının etrafı koyuca renkli ve pürtüklü bir hâlde bulunur. Pürtüklük buradaki yağ bezlerinden ileri gelir. Yağ bezleri meme emen yavrunun tükürüğünün yapabileceği irkilmeleri önler. Her meme, 12-20 tane, süt salgılayan hücrelerle döşenmiş dallanan tüplerden meydana gelen bölümlere ayrılmıştır. Her bir bölümün tüpleri birleşip, tek bir kanala salgılarını akıtır ve bu kanal meme ucuna açılır. Bundan ötürü meme ucunda 12-20 ufak delik vardır. Bu tüplerin arasını, kas lifleri, bağ dokusu ve yağ doldurur. Memenin büyüklüğü, görevinin ölçüsü değildir.

Memelerin büyüklüğü ve çalışması beyin tabanında bulunan hipofiz bezi hormonlarının kontrolundadır. Doğumdan sonraki ilk 96 saat içinde süt salgılanmaya başlar. İnsan sütünün salgılanmasının esas mekanizması bilinmemekle beraber, yumurtalıkların, hipofiz bezi, böbrek üstü ve trioit bezlerinin normal çalışması gerekmektedir ve bebeğin süt emmesi, süt salgılanmasında en kuvvetli uyarıcı olduğundan, bebek emdikçe, salgı devam edecektir. İnsan memesi günde ortalama 1,5 lt’ye yakın süt salgılar. Bu süt, bebek için dünyâda mevcut en mükemmel gıdadır. Şâyet miktarı yeterliyse 6 ay, bebeğe başka bir ek gıdâ vermek gerekmez.

Anne sütü içerisinde çocuğun hastalıklardan korunmasını sağlayan maddeler (immünglobülinler), vitaminler, mineraller mevcuttur. Sütün hazmı oldukça kolaydır. Çocuk iki yaşına kadar emzirilmelidir. Yapılan araştırmalar, çocuğunu emzirmeyen kadınlarda meme kanserinin, emzirenlere göre çok fazla olduğunu ortaya koymuştur.

Meme hastalıkları: Anormallikler: Koltuk altından, karın alt bölgesine kadar uzanan bir çapraz çizgi (süt çizgisi) üzerinde, ikincil memeler meydana gelebilir. Bunların görünümü bozması hâlinde çıkartılmaları uygundur. Erkeklerde büluğ çağında, kandaki hormonlara karşı memelerde aşırı duyarlık belirebilir ve genellikle çok az ve tek taraflı olan bu meme şişmesi zamanla azalır. Bâzı hallerde meme başı, yoktur veya çukura göçmüştür ve çocuğun ağzına gelmez ki buna göbekli meme başı denir.

Bâzan birden fazla sayıda meme başı bulunabilir ki buna da “polithelia” denir. Meme kanseri: Sebebi bilinmemekle beraber, bâzı âilelerde daha sık rastlandığı ve çocuğunu emzirmiş kadınlarda seyrek görüldüğü iddia edilir. Kadınlarda sık meydana gelen, erkekte de rastlanabilen bir kanser türüdür ki, erkeklerdeki çok daha kötü gidişlidir. Memede, ağrılı, ağrısız sert bir kitlenin belirmesi, meme ucundan kanlı veya temiz bir sıvının salgılanması, aynı taraftaki koltuk altı lenf bezlerinin şişmesi, tümörün üstüne isabet eden derinin pürtüklenmesi, meme başının içeri çekilmesi, memelerde asimetrik bir görünümün ortaya çıkması, meme ucunda ekzemaya benzer bir hâlin mevcudiyeti gibi belirtileri olabilir.

Bunlardan sadece biri veya birkaçı birarada bulunabilir. Bâzı nâdir rastlanan, çok çabuk ilerleyen vak’alar dışında, kitle çok yavaş büyür, fakat er geç, tedâvi edilmeyen kanser, lenfatik sistem ve kan dolaşımı yoluyla vücuda, özellikle omurga ve leğen kemiklerine yayılır ve buralarda ortaya çıkan belirtiler başlangıçta, esas hastalığı hatırlatır cinsten değildir. Tedâvide en mühim faktör, sürattir. Memede herhangi bir kitle veya şüpheli herhangi bir durumda derhal hekime başvurulmalıdır. Tedâvi, hastalığın safhasına bağlıdır. Parça almak sûretiyle kesin teşhis konulunca hekim memeyi çıkartır. Kanser, koltuk altı lenf bezlerine de yayılmışsa ki vak’aların çoğu böyledir.

Memeyle birlikte, bu bezler ve meme altı kasları da çıkartılır. Ameliyat sonrası radioterapi ihtimali verilebilir ve hastanın, yıllar boyu, belirli aralıklarla hekimine muayene olup, hastalığın nüksedip etmediğinin araştırılması ve gerekirse yeniden uygun bir tedâvinin tatbikine başlanması gerekebilir. İlk muayenede kanserin uzak yerlere de yayıldığı anlaşılırsa, sâdece meme çıkartılır ve esas tedâvi için radioterapiye başvurulur. Bâzı kanserler, hormon tedâvisine veya yumurtalıkların ve böbreküstü bezlerinin çıkartılmasına cevap verebilir. Memenin fibroadenom, papillom, lipom gibi iyi huylu tümörleri de vardır ki bunların kesin teşhisi parça almak sûretiyle konulur ve hekimin tavsiyesine uyulur.

Meme iltihabı: Lohusalık devrinin oldukça sık görülen bir hastalığıdır. Çatlak veya içeri çökük meme uçlarıyla ilgilidir. Buradan giren stafilokoklar apseye yol açarlar. Memenin bu kısmı ağrılı ve kızarıktır. Ateş ve huzursuzluk vardır. Memeler elle sağılarak boşaltılır ve çocuk emzirilmez. Uygun antibiyotikler kullanılır ve gerekirse cerrah tarafından yarılıp, boşaltılır.

Meme kistleri: Genellikle “kronik mastit” denen bir durumla ilgilidir. Burada iltihap bahis konusu olmayıp, hormon dengesizliği ile bir ilişki vardır. Hayâtın üreyebilme devrinde görülür ve menstrüasyon safhalarına göre değişen belirtilerle seyreder. Âdet öncesi artan meme ağrısı ve gerginliği sözkonusudur. Memelerde irili, ufaklı kistler hissedilir. Tedâvi olarak gerekirse, büyük kistler çıkarılabilir. Memedeki herhangi bir kist veya şişkinlik, cerrahın fikrini almayı gerektirir. Memedeki her kitlenin tehlikeli olmadığı muhakkaksa da kanser durumu olan kistlerin derhal çıkarılması, iyileşme imkânını artırmaktadır.

0 Yorum:

Hakkında Bilgi - Teknoloji Hakkında Bilgi, Sağlık Hakkında Bilgi, Eğitim Hakkında Bilgi,Kültür Hakkında Bilgi, Sanat Hakkında Bilgi, Din Hakkında Bilgi, Türkiye Hakkında Bilgi, Yaşam Hakkında Bilgi, Bilim Hakkında Bilgi ve Hakkında Bilgi aradığınız birçok şeyi bulabileceğiniz blog sitesi..